İntihar edenlerin yaşadığı arada kalmış ötede dünyada geçen bir yol, aşk, hayat, intihar hikayesi. Gerçek dünyadan pek bir farkı bulunmamakla, burada renkler hep solgun, gülümsemek zor ama hayat yine benzer şekilde devam ediyor. Yaşarken de bazen kendini hayata kapatırsın, ifadesiz gezersin, kafan minimum düzeyde çalışır da biraz yok olsam yokluğumu fark ederler mi diye düşünürsün ya... İşte öyle bir film. Zaten intihar etmişsin, burada buna alternatif bir hayat yaşıyorsun. Kimse bir daha intihar etmeye çalışmıyor çünkü nasıl acı verdiğini biliyorlar.
Film depresif değil sadece öyle duruyorsun, o akıyor bu sırada çok da keyif alıyorsun. Filmin sonunda, bütün film öyle durduktan sonra, durmaktan kalıplaşan yüzünüze bir tebessüm zuhur ediyor. Ruhunuzu sıkmıyor, hatta bence dinlendiriyor.
Renkler solgun demiş olsam da akılda kalan çok güzel fotografik sahneler de mevcut. Ayrıca filmde geçen Tom Waits'in ve Gogol Bordello'nun şarkıları da çok güzeldir. (Özellikle açılışta Zia'nın intihara hazırlanırken çalan Tom Waits şarkısı) Unuttukça izlenmeli. İkinci ayrıca: Mucizeler hiç beklemediğimiz, umudu kestiğiniz zaman gerçekleşir.
(Yazan: Eren)
Bu yorum bir blog yöneticisi tarafından silindi.
YanıtlaSilBu yorum bir blog yöneticisi tarafından silindi.
YanıtlaSil